YENİ ÇAĞIN SAVAŞLARI: SİBER SAVAŞ

tarafından Elifnur Dolu
0 yorum 422 görüntüleyenler

İnsanlar bazen çıkarlarını korumak, bazen iktidarı elde etmek ve sürdürmek, bazen dini gerekçeler, bazen de toprak elde etmek amacıyla savaşmışlardır. İnsanlık tarihinin başından beri var olan savaş, değişen ve gelişen teknolojiyle birlikte birçok dönemden geçmiştir. Silahlar açından bakıldığında, başlangıçta kılıç ve yay gibi kas gücünü gerektiren araçlar yerini önce ateşli silahlarla buhar gücü kullanılan makinalara, Yakın Çağ’dan itibaren tank, denizaltı gibi zırhlı ve silahlı araçlara bırakmıştır. Son yarım yüzyılda yaşanan savaşlar ise nükleer güce ve bilişim teknolojilerine dayanmaktadır. Yani günümüzde savaş meydanı artık fiziksel bir ortam olmaktan çıkmış, siber dünyaya da sıçramıştır.

Siber savaş , önemli bir hasar veya yıkım yaratmak için bir başka ülkenin bilgisayar sistemlerini bozmak amacıyla dijital saldırı kullanılmasıdır. Aynı zamanda, yapılacak saldıra karşı koymak için başvurulan yöntemdir. Siber savaşlarda taraflar sadece ülkeler değildir. Bazen işletmeler arasında bazense sadece bilgisayar korsanı grupları arasında da mümkün olabilir.

 

Bu dünyada gerçekleşen mücadelelerde, taraflar sayısal olarak denk olmasa bile savaş kazanılabilir. Siber uzay asimetrik savaşların yeridir ve bu uzaydaki tarafların eşitsizliği, ülkeler açısından siber tehditleri oluşturur. Böyle bir saldırının verimliliğinden bahsederken internetteki kesintilerden ziyade, bir ülkenin veya bir kurumun güvenilirliğinin sarsılması temel alınabilir.

Siber Savaşın Etkileri

Siber savaş sırasında ulaştırma, bankacılık ve finans, elektronik haberleşme, lojistik, uzay, uydu ve yer sistemleri dahil olmak üzere birçok yapı saldırılardan etkilenebilmektedir. Yalnızca internet alanı değil dijital etkileşimin olduğu her alan siber savaşın etki alanına girmektedir. Özellikle kritik işletme veya altyapı tesislerine düzenlenen saldırıların sonuçları çok ağır olmaktadır. Örneğin nükleer tesislerin sistemlerine sızılması ve deprem dalgası verisi iletilmesi nedeniyle tesisisin kendini durdurması veya havalimanı kule kontrol sistemlerine gerçekleştirilen saldırıyla yanlış yönlendirmeler sonucu kazalar meydana gelmesi ya da askeri bir üssün sistemlerine girilerek başka bir ülkeye saldırı düzenlenmesi saldırıların sonuçlarının ciddiyetini göstermektedir.

YILATAK ADIETKİSİ
2010AuroraÇin ve Amerika arasında gerçekleşti. İlk kez bir devlet diğerini siber saldırı yapmakla suçladı.
2012Red OctoberRusya Federasyonu Devletleri ve Doğu Avrupa etkilendi, Rusya ve İsrail ataktan sorumlu tutuldu.
2015Ukrain power grid İlk kez bir siber saldırı güç şebekelerini hedef aldı. Geçici elektrik kesintileri yaşandı. Rusya tarafından düzenlendiği düşünülmekte.
Siber Savaşta Casusluk

Savaş elbette sadece taarruzla gerçekleşen bir olgu değildir. Casusluk da savaşın bir parçası olarak değerlendirilebilir. Bu açıdan bakıldığında siber dünya casuslara oldukça açıktır. Bilgilerin saniyeler içerisinde aktarımının mümkün olduğu bu ortamda bir devlete veya şirkete ait gizli verilerin ele geçirilip dağıtılması beraberinde birçok alanı etkileyen büyük sorunlara yol açabilir. Bu noktada sadece sistemlere eşimi engellemek değil verilerin güvenliğini sağlamak ve verileri ulaşılmaz kılmak da savunmanın bir parçasıdır.

 

Siber savaş sırasında gerçekleştirilen saldırılar her ne kadar sanal ortamda yapılsa da etkileri ve sonuçları fiziksel ortamda da görülebilmekte, geleneksel savaşta olduğu gibi can ve mal kaybına da sebep olabilmektedir. Siber güvenlik ve bilgi güvenliği sistemleriyle saldırılar önlenmeye, casuslukla mücadele edilmeye çalışmaktadır.

Gelecek yıllar içerisinde savaşların tamamen dijital sistemler üzerinden gerçekleştirileceğine, bu savaşlarda klasik savaşlarda meydana gelen zarardan daha büyük oranda zararlar oluşacağına, bilgi güvenliğinin en önemli ve dikkat edilmesi gereken alan olduğuna dair düşünceler olduğu gibi; siber savaşların/ saldırıların fazla abartıldığına yönelik görüşler de vardır.

Her türlü savaşın, yoksulluk ve suçun olmadığı bir gelecek diliyor ve ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çok meşhur sözüyle bitirmek istiyorum:

“Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça, savaş bir cinayettir.”

 

Beğeneceğinizi düşündüğümüz yazılar