Netflix’te 2020 yılında çıkan The Call filmi esasında Kore yapımı bir gerilim filmi. Beyin yakan filmler kategorisinde başarılı bir şekilde yer aldığını düşündüğüm The Call, babasının satın almayı planladığı evi alıp, oraya yeni taşınan Seo-Yeon’u konu alıyor. Seo-Yeon için en başta her şey yolunda gider fakat sonra ana karakterimiz evde bulduğu eski tip bir telefondan gizemli aramalar almaya başlar. Arayan kişi Young-Sook adında bir kadındır. Seo-Yeon biraz araştırma sonrası Young-Sook ile ortak noktalarının olduğunu farkeder.
Bu ikili bir süre sonra aynı evde yaşadıklarını, bu telefonun ise 10 yıl öncesine arama yapabildiğini keşfedeceklerdir. Seo-Yeon, Young-Sook’un babasının öldüğü yılda yaşadığını öğrenince ondan geçmişi değiştirip babasını kurtarmasını ister. Ailesini görmekten başka bir şey düşünemeyen Seo-Yeon bu teklifinin neler getireceğinden habersizdir.
Gelecek ve geçmişin harmanlanmasıyla oluşan bu olay örgüsü, ilerledikçe içine çekiyor. Filmde birkaç hata olduğunu söylemeden edemeyeceğim fakat filmin oyunculuklarıyla ve akıcılığıyla kesinlikle bu açıkları kapattığını söyleyebilirim. Filmimizin yönetmeni ise Lee Chung-hyun adında 33 yaşında genç bir yönetmen. Ballerina, Bargain ve Heart Attack ise diger filmleri. Henüz izlememiş olsam da yönetmenin, özellikle 2023’te çıkan ”Ballerina” filmini merak ediyorum çünkü seyir zevkini doruklarına kadar yaşatan ”The Call”, son yıllarda çıkmış psikolojik gerilim kategorisinde yeterli ilgiyi alamayan bir film benim fikrimce. Eğer bu filmi siz de benim gibi beğenirseniz; 24 saat sonrasının fotoğrafını gösteren bir makineyi konu alan filmimiz ”Time Lapse”, indiren kişinin ne zaman öleceğini gösteren bir uygulamayı konu alan ”Countdown” filmlerini de şiddetle tavsiye ediyorum.
Kaynakça
