Marsa Yolculuk Mümkün Mü?

tarafından Hayri Berkay Özberksoy
0 yorum 692 görüntüleyenler

İnsanoğlu altmışlı yıllardan beri bu hedefe ulaşmaya çalışıyor. Kızıl gezegenin yanından geçtik, yörüngesine uydular oturttuk, yüzeyine araştırma araçları gönderdik ve marsı daha yakından tanımaya çalıştık hepsinin amacı ileride bir gün Marsa insanoğlunun ayak izlerini bırakmaktı.

İnsanlık tarihindeki en zorlu yolculuk şüphesiz Mars yolculuğu olacak. Bu çetin yolculuğun yanında kızıl gezegende hayatta kalmak da bir o kadar zorlu olacak fakat bu görev insanlık için bir ihtiyaç, Dünyadaki yaşamımız tehlikeye girerse (belki de çoktan tehlikede) insan ırkının devam etmesi için bir başka eve ihtiyacı var.

Marsa gitmemizin önündeki en büyük engelleri derlemeye çalıştık:

 

Zihin Sağlığı

Uzay yolculuğu, doğası gereği ekstrem şartlar barındırıyor. Kapalı bir kapta manzarası sonsuz siyahlık olan her an ölümle burun buruna gelebileceğiniz bir yerde 12 ay boyunca kalıyorsunuz ayrıca hareket etmek için çok az alanınız var. Ailenizden ve sevdiklerinizden uzaktasınız. Bu şartların insan zihnine vereceği zararları bilemiyoruz. NASA ruh sağlığı faktörünü göz önüne alarak Mars yolculuğuna astronot seçerken sosyal ve sportif kişiliklerden çok evde kalmayı seven, pasif kişilikleri tercih edeceğini açıkladı. Bu tercih zihin sağlığı faktörünü önemli ölçüde etkilese de minimuma indirmeyeceği çok açık.

Kas Kaybı

Uzay istasyonunda yer çekimi yoktur ve Marsta da dünyadaki yer çekiminin üçte biri vardır. Yer çekimsizlik astronotlarda ciddi kas kayıplarına sebep olur. Bu yüzden kas kütlesi ve zihinsel sağlığı korumak için astronotların günde 2-3 saat egzersiz yapmaları gerekir. Bu durum harcanacak oksijen miktarını arttırır ve araca yüklenecek fazladan yük demektir.

Kalkış ve İniş

NASA şimdiye kadar Marsa 6 başarılı iniş gerçekleştirdi ancak bunlar Dünyaya dönüşü olmayan hafif araçlar olduğu için zorluk bakımından insanlı görevle karşılaştırılamaz bile. Marsa gidecek olan aracın dünya atmosferinden çıkması için bugüne kadar yapılmış en büyük ve en güçlü roketlere ihtiyacımız var. Bir diğer sorun da ağırlığın artmasıyla roketin ihtiyaç duyduğu yakıt miktarının da artması ve bu durum mühendisleri kısır bir döngü içine sokuyor. Bununla beraber Dünya atmosferi ve zorlu uzay yolculuğundan sonra Marsa iniş de çok zorlu bir görev. Daha önce başarıyla indirilen 6 araç paraşüt ve itki sistemleri kullandı fakat Marsın Dünyaya kıyasla neredeyse yok diyeceğimiz atmosferi, insanlı görev için gerekli duyulacak kütleyi paraşütle indirebilmek için çok ince. Bunun yanında itki sistemi kullanmak da daha fazla kütle ve yüksek masraf demek. Önceden de belirttiğimiz gibi ağırlık artması daha fazla yakıt, daha fazla yakıt ise yine daha fazla yakıt anlamına gelen kısır bir döngünün başlangıcı.

Zamanlama

Dünya ile Mars arası en kısa mesafe 34 milyon mildir. Gönderilecek uzay aracı mesafenin en kısa olduğu zaman dilimine yetişemezse, sonrakini beklemek zorunda. Bu da 24 ay demek oluyor. Dolayısıyla zamanlama çok kritik.

Kozmik Radyasyon

Sırada, çoğunlukla güneşimizden gelen güçlü kozmik radyasyon var. Bu radyasyon gemideki ekipmanlara ve mürettebatın sağlığına ciddi zararlar verebilir. Aklınıza uzay gemisini kalın kurşunla kaplamak gelebilir fakat bu fazladan kütle demek. Ayrıca kurşun kozmik radyasyonu yeterince engelleyemiyor.

Marstaki Tehlikeler

Mars yüzeyi ile dünya yüzeyi arasındaki farkları ve sebep olduğu zorlukları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Atmosferik basınç Marsta 0.6 kPa’ dır. Dünyaya kıyasla (100kPa) çok düşük olan basınç, koruyucu giysiniz olmazsa kanınızdaki kanın kaynamasına sebep olur ve sizi kısa sürede öldürür.
  • Marsın kütlesi Dünyanın kütlesinin %38’i kadardır. Bu ise üçte bir oranında daha az yer çekimi demektir. Uzun süren yer çekimsizlik kasların zayıflamasına ve kemik erimesine sebep olmaktadır.
  • Mars yüzeyi çok soğuktur. Ortalama sıcaklık -5 derece ile -87 derece arsında seyretmektedir.
  • Marsta su çok az bulunur. Bu durumu astronotların suyunun çoğunu Dünyadan getirecekleri anlamına geliyor. Fakat bu da uzay aracının çok ağır olmasına ve yukarıda bahsettiğimiz yolculukla ilgili birtakım sıkıntılara sebep olacaktır
  • Manyetosferin olmaması nedeniyle güneş parçacıkları ve kozmik ışınlar Mars yüzeyine kolayca ulaşabilir
  • Mars atmosferi %95 oranında karbondioksitten oluşur. Oksijen ise demir oksit halinde toprakta bulunur. Bu oksijeni ayrıştırmak çok zor bir iştir. Bu yüzden astronotlar oksijenini Dünyadan getirmek zorunda.
  • Mars toprağında toksin bir madde olan klor bulunuyor. Bu durum meyve sebze ekiminin Mars toprağında yapılamayacağı anlamına geliyor

Marsın daha belirtmediğimiz birçok zorluğu var. İnsanlık bu şartlar altında tarihinin en büyük zaferini elde edebilecek mi? İleriki yıllarda göreceğiz.

 

Hayri Berkay ÖZBERKSOY

 

Beğeneceğinizi düşündüğümüz yazılar