Hamidiye Zırhlısı Harekatları

tarafından İsmail Gökdeniz DOĞDU
0 yorum 815 görüntüleyenler

Hamidiye Zırhlısı Harekatları I.

VARNA HAREKATI ( 21 KASIM 1912 )

Savaşta kuvvetler çarpışırken donanmalar da aktif görevlere katılarak kuvvetleri desteklemekte kullanıldılar. Bu dönemde Bulgar Krallığına ait başta 726 tonluk Nadedja torpido botu olmak üzere toplam 7 torpido bot vardı. Bu kuvvet, bilhassa Karadeniz’de bulunan su yollarını kendileri için güvenli tutmak ve Rusya ile aralarındaki kanalı güvenli hale getirmekle mükellefti. Bu amaç doğrultusunda çoğunlukla Osmanlı’nın bölge ile İstanbul arasında gidip gelen nakliye gemilerine saldırmakta ve bölgede Osmanlı muhripleriyle de çatışarak bölgeye hakim olmaya gayret etmekteydi.

Osmanlı cihetindeyse Balkanlarda zor durumda olan kara gücüne destek olmak önemli bir misyondu. Donanma, yer yer kara kuvvetlerine top desteği sağlamaktaydı. Bunun dışında yerine getirilmesi gereken en önemli görev bölgeye gidip gelen ticaret ve nakliye filolarını korumaktı. Bu gemiler kara kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu ikmal hattını oluşturarak hem Osmanlı’nın tutunabilmesine hem de güvenle geri çekilebilmesine destek olmaktaydı.

 

 

19 Kasım günü Osmanlı bahriye nezaretinin Bulgar deniz gücünün Osmanlıya ait bir ikmal gemisine çıkacağı istihbaratı alması üzerine çalışmalar başlatıldı. O günlerde Mithatpaşa ve Akdeniz gemileri Köstence limanına, Köstence limanındaki Kızılırmak gemisi de İstanbul’a hareket edecekti. Bu gemilere koruma vazifesi icra etmesi için Berk-i Satvet torpido kruvazörü görevlendirilmişti. Akabinde yalnızca gemilerin korunmasının taşıma su ile değirmen çevirmek olduğuna kanaat getirilerek Bulgar deniz kuvvetlerinin üs olarak kullandığı Varna limanının zapt edilmesine karar vermişti. Bu karar neticesinde Hamidiye kruvazörü, Basra ve Yarhisar muhripleri görevlendirilmişti. Gemilerin göreve çıkmasına yakın Basra muhribi arızalanmış ve yerini Berkefşan torpido botu almıştı. Gemilerin görev tanımı ikmal gemilerinin korunması, fırsat bulunursa Bulgar gemilerinin imha edilmesiydi.

Rauf Bey (Orbay) komutasındaki Hamidiye kruvazörü kol lideri olarak yanında Yarhisar torpido botu olduğu halde 20 Kasım günü saat 09.00’da Karadeniz’e açıldı. Bu anda arızalanan Berkefşan da arızasının onarımının ardından saat 13.00’te filoya katıldı. Saat 16.50’de Hamidiye’de yapılan toplantıda Ön Yüzbaşı Rauf Bey Yarhisar torpido botuna Varna’nın 8 deniz mili (14.8km) güneyindeki Kamçık ağzında pozisyon almasını, Berkefşan’ a ise Varna’nın 8 deniz mili kuzeyindeki Çengene kayalıkları mevkiinde pozisyon almasını emretmişti. Bu gemiler, Bulgar torpido botlarının limana giriş çıkışını kontrol etmek, taarruz ve derhal Hamidiye’ye raporlamakla görevlendirilmişti.

20 Kasım gecesi gemiler pozisyonlarını almıştı. 21 Kasım’a girileli 40 dakika kadar geçmişken Hamidiye kruvazörü Varna’nın 15 deniz mili açığında 10 deniz mili süratle hareket halindeydi. Tam o anda Yüzbaşı Hasan Bey idare kompartımanından iki teknenin siluetini tespit etmiş, bu gemilerin kimliğini tespit etmeye girişmişti Bu anda gemilerden birinin bacasından yansıyan ateş ışığı fişek zannedilince gemilere parola sorulmuştu.

Hamidiye kruvazörüne yaklaşmakta olan iki Bulgar torpido botu Letyaşi ve Smeli 00.30’da Hamidiye’yi tespit etmiş fakat ışıldakların yakılmamış olmasından ötürü nakliye teknesi zannederek yaklaşmışlardı. Hamidiye’nin parola sormasıyla bunun bir savaş gemisi olduğunu anlamışlardı. Birkaç dakika sonra Bulgar torpido botlarının komutanı Dimitar DOBREV ateş emri vermişti. Eş zamanlı olarak Hamidiye de parola sorgusuna cevap alamayınca geminin burnundaki 150mm, iskele omuzluktaki 120mm ve sancaktaki 47mm’lik toplarıyla karartı istikametini dövmeye başlamıştı.

Leytaşi ve Simeli Hamidiye’ye doğru ilerlerken Letyaşi Hamidiye’ye bir torpido ateşlemiş fakat isabet kaydedememişti. Bu esnada derhal geri dönerek hızla uzaklaşmaya koyulmuştu. Simeli, Stroki ve en sonda Draçki kol düzeninde Letyaşi’nin izinden Hamidiye’ye doğru ilerlemiş ve sırayla atışlarını yapıp geri dönmeye başlamışlardı. Salvo atışlar yaparak 16 adet 150mm, 75 adet 120mm, 70 adet 47mm top ateşleyen Hamidiye de isabet kaydetmeyi başarmıştı. Bu esnada Simeli, Hamidiye’den açılan ateşle isabet almış ve dümen sistemi kullanılmaz hale gelmişti. Daireler çizmeye başlayan Simeli arkasındaki Stroki’nin görüşünden çıkmış, akabinde mürettebatı manuel dümen sistemine geçerek gemiyi bölgeden çıkartmıştı.

 

Stroki’den sonra son Bulgar gemisi Draçki de gemiye neredeyse 50 metre mesafeden torpilini ateşlemiş ve derhal kaçış rotasına girmişti. Toplamda bütün torpido botlardan torpil atılmış, son gemi olan Draçki’nin subayı Georgi Kupov’un attığı torpil Hamidiye’yi pruvanın sancak (Sağ Ön) tarafından vurmayı başarmıştı. Draçki de kaçmaya koyulmuşken Hamidiye’nin pruvasında muazzam bir patlama meydana gelmiş, gece karanlığı bir anlığına aydınlanmış ve büyük bir su sütunu havaya yükselmişti

Hamidiye’nin sancak omuzlukta kaydedilen isabetin ardından barut gazının basıncıyla iskele bordasında da hasar meydana gelmişti. Ateşçi takımdan 8 denizci ölmüş 30’u yaralanmıştı. Bu esnada uzaklaşmış olduğundan Hamidiye’yi vurduklarını farketmeyen Bulgar torpido botlarının lideri Letyaşi Varna’ya doğru çekilmiş, ardından işaret fişeği ateşleyip diğer 3 gemiyi bulunduğu bölgeye çağırarak bölgeden uzaklaşmıştı. Hamidiye’den açılan ateş sonucunda Letyaşi darbe almamıştı. Stroki isabet almış, yangın çıkması sonucu iskele baş omuzluk kullanılmaz hale gelmişti. Draçki’ye isabet eden top, mermi filikasını yok etmiş, güvertesinde bir gedik açarak buhar borusunu parçalamıştı. Simeli’ye gelince dümen sistemi tahrip olan Simeli’nin ayrıca ön kazanı hasar görmüş, buhar borusu patlamış ve topçu yardımcısı yaralanmıştı. Bununla birlikte Letyaşi’den atılan o fişeği gören yalnızca Bulgar gemileri değildi. Berkefşan bölgeye intikal etmişti.

Berkefşan saat 01.15’te Bulgar torpido botları Simeli, Stroki ve Draçki ile rastlaşmıştı. Berkefşan derhal torpidobotlara taarruz etmiş ve her iki bordadan da ateş açmıştı. Ardından torpido botlar sahile geri çekilmiş, Berkefşan da Hamidiye rotasına devam etmişti. Hamidiye’ye verdiği raporda her ne kadar bir top isabet ettirdiğini bildirse de Bulgar Torpidobotları bu çatışmadan hasar almamışlardı.


Hamidiye çokça su almıştı. Burun kısmı suya gömülmüş, ana mühimmat deposu ve kömürlük suyla dolmuştu. Bu sırada gemi sancağa yatmaya başlamış fakat iskele sintinelerine su alınarak dengelenmişti. Personelin başarılı ve koordineli çalışmaları, geminin pompalarının düzgün çalışması sebebiyle gemi kurtarılmış fakat normalde 22 deniz mili olan maksimum hızı 5 deniz miline düşmüştü. Hamidiye bu halde göreve devam edemeyeceğinden İstanbul istikametine koyulmuştu. Bölgeyi Berkefşan ve Yarhisar gemilerine bırakmış, bu gemilerin yetersiz geleceği fikriyle onlara destek olarak Berk-i Satvet gemisini de bölgeye çağırmıştı. Kalan gemilere Bulgar torpido botlarını batırma talimatı verilse de bu üç gemi Bulgar gemileriyle tesadüf edemeyip fırtına başlamasından dolayı geri gelmişlerdi. Hamidiye İstanbul’a dönerken Turgut Reis ile karşılaşmış, Turgut Reis’ten Hamidiye’ye bir işkampavye (motorbot)ve bir grup asker nakledilmiş, gönderilen römorkör ile Haliç’te kuru havuza çekilmişti. Daha fazla denizcilik ile ilgili içerik için yazarlarımızdan olan Kadir Uteşin 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Kahraman Türk Topçusu yazısına göz atabilirsiniz.

Hamidiye pruvasından su almış halde ilerliyor

Beğeneceğinizi düşündüğümüz yazılar