Elektromanyetik Darbe Silahları

tarafından Bora Bostancı
0 yorum 1.717 görüntüleyenler

Elektromanyetik Darbe Silahları konusuna girmeden şu bilgileri verelim : Elektronik cihazlar hayatımızın vazgeçilmez bir parçası konumundalar uzun bir süredir. Adeta bir uzvumuzmuş gibi telefonlarımızı elimizden düşürmüyoruz. Google olsun sosyal medyalar olsun her an her şey elimizin altında. Kısa süreli bir kesinti yaşansa dahi çıldırıyor başka bir platforma koşup eksiği kapatmaya çalışıyoruz.

Biraz daha ciddileşirsek, depremlerin ardından olayı haber alan herkes bölgede yaşayan tanıdıklarına ulaşmaya çalışıyor ve yoğunluktan sistemler çöküyor, bir panik havası başlıyor.

Şimdi ise gözümüzü evlerimize çevirelim. Elektrikler kesildiği zaman o dakikalar geçmek bilmez. Kısa süreli kesinti olursa sadece can sıkıntısından yakınırız. Süre biraz daha uzarsa buzdolabını dert etmeye başlarız. Daha da uzadığını düşünün. 1 gün, 1 hafta,…

Umarım elektronik cihazların önemini az çok kafanızda canlandırabilmişsinizdir.

EMP ( Electromagnetic Pulse ) Silahı:

Tabi ki savunma sanayisi de bunun önemini gördü ve dünyanın en tehlikeli teknolojilerinden biri ortaya çıkarıldı. Bunun adına “EMP ( Electromagnetic Pulse ) silahları” deniyor.

EMP’ler, bir nükleer silahın patlamasından, yüksek güçlü mikrodalga silahlarından (HPMW’ler), elektromanyetik bombalar gibi taşınabilir cihazlardan ve hatta belirli bir doğal kaynaktan ( güneş ) yayılabilen enerji darbeleridir. Radyoaktif değildir. İnsan sağlığına bilinen herhangi bir zararı yoktur. ( En azından yanmamıza sebep olmayacak kadar termal düzeyde olanların )

Patlatıldığında, eloktronik ekipmanların kısa devre yapmasına sebep olan çok güçlü bir elektromanyetik alan yaratan, bir enerji darbesi üretir. Özellikle bilgisayarlar, uydular, radyolar, radar alıcıları, trafik ışıkları ve hatta iletişim alt yapısını bozabilir. EMP, ışık hızında hareket eden elektromanyetik enerji olduğundan, patlama bölgesindeki tüm savunmasız elektronik cihazlar aynı anda etkilenebilir.

Günümüzde kullanılan elektronik sistemlerin birçoğu yarı-iletkenler ile çalışır. Yarı-iletkenler, EMP’nin sebep olduğu aşırı ısınma sebebiyle hasar görür. Hatta daha güçlü elektromanyetik alanlar daha fazla termal etki yaratır ve sistem kapalı olsa bile devre elemanlarını yakabilir.

“1962’de Johnston Adası’nda ABD, yaklaşık 400 km yükseklikten 1.4 Megatonluk bir nükleer bomba patlattı. Patlamadan 1400 km uzaklıktaki Hawaii adalarında bir süreliğine sokak lambaları, sigortalar, telefon hizmetlerinde bozulmalar yaşanmış, araba motorları da durmuştur.  Bu olay EMP tehdidinin ciddiliğini ortaya çıkarmıştır. “

Bir süre önce A.B.D Hava Kuvvetleri, Boeing ile anlaşarak CHAMP ( Counter-electronics High-powered Microwave Advanced Missile Project ) projesi için testlere başladı. Elektronik sistemleri işe yaramaz hale getirmek için geleneksel patlayıcı silahlara alternatif olarak ortaya çıktı.

Boeing Phantom Works’ün CHAMP program yöneticisi Keith Coleman: “Bu teknoloji günümüz savaşında yeni bir döneme işaret ediyor” dedi. “Yakın gelecekte, bu teknoloji, düşmanın elektronik ve veri sistemlerini, ilk birlikler veya uçaklar gelmeden önce bile işe yaramaz hale getirmek için kullanılabilir.”

Hollywood senaryolarının bu silahları banka, kumarhane soygunları için kullanması konuyu oldukça basit gibi gösteriyor fakat işin boyutu gerçekten çok ciddi. Hemen hemen her şeyin bilgisayarlar aracılığıyla kontrol edildiğini düşünürsek bütün sistemler çöker ve o bölgede bir bakıma hayat durur. Sadece 1 haftalık bir kesintinin bile yaşatacağı sıkıntıları düşünün.

Telekomünikasyon hizmetleri, veri alışverişleri, borsalar, bankalar, elektrik-su dağıtım sistemleri, enerji santralleri ( özellikle nükleer santraller ), sağlık hizmetleri,… Liste uzadıkça uzuyor. Kesinti bittikten sonra bazı cihazların eski haline dönemeyeceğini de düşünürsek…

Askeri bir tesis ya da operasyon anındaki askerler için iletişimin kesilmesi korkutucu bir senaryo olur. Uçaklar, tanklar, silah sistemleri, telsizler, uydular hepsi devre dışı kalır. Yakın zaman önce, bir replikle karşılaşmıştım. “İletişim kurulamayan bir asker ölü bir askerdir.”

Bu etkilerden korunabilecek miyiz ?

Günlük hayatta kullandığımız basit cihazlar için koruma yöntemleri, maliyetleri artıracağı için pek olası görünmese de askeriyede ya da diğer önem arz eden alanlarda kullanılması için çalışmalar devam ediyor. Özellikle son yıllarda yaşanan gerginlikler işlemleri hızlandırıcı etkiye sahip olmuşa benziyor. Bunun için iki yöntemi ele alabiliriz.

İlki metalik koruma. Kaplamalar çelik veya bakırdan, çok ince levhalar şeklinde yapılır. Bu kaplama, ürünü sertleşmesi için tamamen sarmalıdır. İkinci yöntem ise devre elemanlarının daha sağlam materyal ile tekrardan tasarlanması.

 

 

 

3. Dünya Savaşı konusu açıldığı zaman gözler hemen nükleer silahlara kayar. Şehirler toza dönmüş, radyoaktiviteden yaşanacak yer kalmamış olarak betimlenir Dünya. Yukarıda bahsettiklerimden yola çıkarak, sizce EMP teknolojisi yeni kıyamet silahı haline gelebilir mi yol açacağı şeyleri düşündüğümüzde ? Kelimenin tam anlamıyla insanlığı karanlığa gömecek silah bu mu ?

 

 

 

Kaynak:

https://www.forbes.com/sites/arielcohen/2019/04/05/whitehouse-prepares-to-face-emp-threat/?sh=1aa1a8c4e7e2

https://www.aysamakses.com/en/bilgi-bankasi/elektromanyetik-darbe-emp/

https://www.boeing.com/features/2012/10/bds-champ-10-22-12.page

https://www.doh.wa.gov/Portals/1/Documents/Pubs/320-090_elecpuls_fs.pdf

 

 

 

Beğeneceğinizi düşündüğümüz yazılar