BU BAŞKA SAVUNMA HOLLYWOOD VE ÖTESİ
Her şey her yerde aynı anda… Çoklu evrenler üzerinden yaşanabilen alternatif hayatlar yaratıcılık ve zekânın buluştuğu enfes bir film.13 Mart 2023 günü 95’incisi düzenlenen Akademi Ödülleri’nde ismi en çok duyulan, ismini en çok duyuran filmdi. Şimdi gözünüzün önüne klişe bir sahneyi getirmek istiyorum. Nereden ve nasıl çıktığını anlayamadığımız bir rüzgâr eser, perdeler uçuşur, kapıların hareket ettiğini duyarız ve duvara asılmış takvim yaprakları bir ileri bir geri hareket ederler fütursuzca; gözümüze üç kelime ilişir Hollywood, Pentagon ve Washington ama hayır bize bir şey anlatmak istiyorlardır. Rüzgâr esmeye devam eder, pervaz aralarından ıslık sesleri dolar odaya ama kamera takvime odaklanmış, takvim de tek bir tarihte sabitlenmiştir “16 Mayıs 1929”. 1. Dünya Savaşı’nda savaş pilotları olarak görev alan iki genç adamın hikayesini konu alan “Wings”, tam da bu tarihte Akademi Ödülleri’ni alan ilk film olmuştu hiçbir şey tesadüf değildi, o gördüğümüz kelimeler bizi bazı gerçeklere götürecekti.
2. Dünya Savaşı yıllarında Amerika’nın Başbakanlığı görevini yürüten Franklin Roosevelt, ünlü “Şahane Hayat” filminin yönetmeni “Frank Capra” ve “John Ford” gibi isimlerin de yer aldığı yönetmenleri Beyaz Saray’a davet etmiş ve onlara film çekmeleri konusunda teklifte bulunmuş ve Hollywood bünyesinde bir irtibat bürosu kurmuştur. Bu filmler, Amerika Birleşik Devletleri’nin merkez binası olan Pentagon’daki Savunma Bakanlığı’na bağlı Amerika Savunma Eğlence Medya Birimi ve Amerikan eğlence endüstrisi için sürdürülen askeri hizmetlerin halkla ilişkiler ofisleri tarafından sözleşmeye dayalı olarak denetlenmeye başlamıştır. Savunma Bakanlığı’nın yaklaşık 100 yıldır yürüttüğü bu ilişki temelinde 2 ana sebebe dayanıyor.
Bunlardan ilki halka askeri olayların gerçekliğini nizamınca aktarabilmek ikincisi ise askeriye için önem arz eden hassas bilgilerin ifşa edilmediğinden emin olmakmış hatta bunu gerçekleştirmek için askeri hizmetlerin halkla ilişkiler ofisleri, filmlerin genellikle sadece askeri müdahale ile ilgili kısımlarını değil, senaryonun tamamını görmek istiyorlar orada alınan karara göre filmi onay sürecinde bir sonraki aşamaya taşıyorlar.
Pentagon’un Hollywood İrtibat Bürosu Başkanı, yapımcıların kendisine teşekkürü borç bildikleri “Transformers: Revenge of the Fallen” ve “Ironman” gibi iddialı yaklaşık 50 filmin arkasındaki isim Phil Strub’ın açıklamalarına göre, kendisi her ne kadar ofisin başındaki kişi olsa da senaryolar ilk olarak Los Angeles’taki meslektaşlarına gönderiliyor. Los Angeles’taki ekip ABD ordusunun Deniz Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri, Sahil Güvenlik ve Deniz Piyadeleri gibi farklı hizmet şubelerinde yer alarak vatani hizmetlerini yerine getirseler de onların asli görevi yapımcıların, Savunma Bakanlığı’nın projelerinde kendilerine yardımcı olacağı umuduyla gönderdikleri film ve dizi senaryolarını incelemek. Anlayacağınız yalnızca bu işi yapmaları için görevlendirilmiş bir ekip var. Onayı alan filmler için her şey çok daha kolay bir hal alıyor; Pentagon aksiyon dolu filmlere profesyonellik katıyor üniformalardan silahlara tanklardan daha gelişmiş harp araç-gereçlerine kadar tüm başat materyalleri temin ediyor onlara.
Yazımızın başlarında sözünü ettiğimiz Wings filmi ile başlayan Hollywood iş birliği 1986 yılında bir klasikle devam ediyor. ABD ordusunun profesyonelliğinin, sofistike donanımının ve ahlak anlayışının reklamını en iyi lanse eden filmlerdendi “Top Gun”. Öyle ki Amerika Ordusu için Vietnam yenilgisi hala çok tazeyken çekilen bu film apolitik duruşuyla izleyicilerin zihinlerinde kendine yadsınamaz bir yer buluyor. Şu ana kadar Hollywood’un film endüstri üzerindeki etkisinden söz ettik lakin bu ilişkinin diyalektik bir zemini olduğunu da vurgulamamız gerekiyor. “Maymunlar Cehennemi” filmi ile ismini duyuran Oscar Ödülü sahibi makyaj sanatçısı John Chambers CIA’nin Merkez Büro Kimlik Değişim Ünitesi’ne danışmanlık hizmeti veriyor. 1979 İran Devrimi sonrasında İran’a yapılan operasyonlarda görev alıyor. Bunlara ek olarak Hollywood’un desteği ile 6 diplomat İran’dan film ekibi kılığında çıkartılıyorlar.
Savaşlar, askeri güç, devletler arası dinamik ilişkiler insanlık tarihinin başından beri toplumların, imparatorlukların, insanların kaderlerini somut bir şekilde etkilemişken yazımızda bahsi geçen konulardan da anlaşılacağı üzere medya ve medyanın topluma yansımaları sayesinde artık kader çizgisi gerçek olmayan dünyalar üzerinden çiziliyor.
Bir ülkeyi korumanın ve onu savunmanın birden fazla yolu olduğunu göstermek istediğimiz bu yazımızı umuyoruz ki beğenmişsinizdir. Daha fazla içerik için yazarlarımızdan Filiz Özdemir’in kaleme aldığı İnsanlığın Olası Kıyameti; Asteroidlerden Kurtuluş Var mı? yazısına göz atabilirsiniz.
Keyifli okumalar 🙂
